Geçenlerde bir vesileyle yanına uğramıştım ki, namaz kılarken gördüm. "Rabbim! Sen nelere kâdirsin!" deyiverdim o an. Gençliğinde bir kere olsun ağzından "Allah" kelamı çıkmamasıyla övünen Kenan Amca, o ihtiyar haliyle "Allahuekber" deyip namaza duruyordu. Doğrusunu Allah bilir ya, şahsen gördüğüm kadarıyla kıldığı namaz eksik ve hatalıydı. "Allahuekber" diyerek rük...
Uzak bir ülkede, yemyeşil tepelerle çevrili bir vadide, kış mevsiminde bembeyaz bir kar örtüsüyle kapanan, baharda ise göz alıcı renklerle bezenmiş kır çiçekleriyle dolup taşan görkemli bir manzara yer almakta idi. Bu vadi, ortasından küçük bir ırmağın geçmesi nedeniyle "Büyülü Vadi" olarak adlandırılmaktaydı. Bu ismin verilmesinin nedeni, vadideki ilginç bir dükkan ve bu dükk...
Aşağıda hayatınızın yönünü ve yolunu bulmanızı sağlayacak bazı sorulara yer verilmiştir. Lütfen bu soruları okuyun ve en çok hoşunuza giden 1 tanesini işaretleyin. Sonrada o seçtiğiniz soruya cevap teşkil eden bir sayfalık bir makale yazın. Haftada bir bu işlemi farklı seçeneklerle aynı şekilde deneyin. Bu uygulama kişisel gelişiminiz için inanılmaz derecede yararlı bir çalış...
Yorganın çok eski olduğu açıkça görülüyordu. İpek parçaların çoğu ek yerlerinden ayrılmıştı, ama hala çok güzeldi. Patchwork öğretmeni, hepimizin görebilmesi için yorganı biraz daha kaldırdı. “1800’lü yılların ortalarında çok popüler bir desenmiş bu. Şu çeşitliliğe bir baksanıza. Bu yorganı satın aldıktan sonra orijinalinin daha büyük olduğunu fark ettim. Birisi yorganı ikiye ...
Bir zamanlar, refah içinde yaşayan bir ülke mevcutmuş. Ülkenin refah içinde varlığını sürdürmesinin nedeni, iyi niyetli ve dürüst bir padişahın varlığıdır. Kral, zaman zaman kıyafet değiştirerek (Tebdil-i Kıyafet) ülkenin dört bir yanını gezer, halkının sıkıntılarını dinler ve meselelerine çözüm arar imiş. Bir gün, kral dağ zirvesinde bir göl kenarında dolaşırken… Gölün kenarı...
İstanbul’da kenar semtlerden birinde oturan yaşlı bir kadın, padişahın huzuruna çıkmak istediğini saraydaki görevlilere bildirmiş. Bunun üzerine sultanın karşısına çıkarılmıştı. Yaşlı kadın:
Evinin soyulduğunu ve bu olaydan padişahın sorumlu olduğunu söyleyerek, şikayette bulunur. Bunun üzerine hiddetlenen Kanuni:
...
Jerry, çevresindeki insanlar tarafından son derece sevilen bir bireydi. Keyfi her daim yerindeydi. Her daim pozitif bir ifade bulmayı başarırdı. Hatta bazen çevresindekileri bir hayli çileden çıkartırdı. Bu adam, mevcut durumuna rağmen nasıl bu kadar iyimser olabiliyor? Eğer biri ona sorsa, sürekli olarak "Bomba gibiyim" şeklinde yanıt verirdi. "Bomba gibiyim," derken, Jerry'n...
AŞK HİKAYESİ
Burnu bir karış havada, gözü yükseklerdeydi ben onu sevdiğimde. Hele hele benim aşkımı yerden yere vurup, nasıl kırmıştı kalbimi zalim. Dudaklarından dökülen acı sözleri; öyle ki, bugün bile unutamadım. Ne tebessümdü o, zehirden beter. Her olayda içim paramparça, gözlerim ağlamaktan kıpkırmızı olurdu. Yorgun düşerdim onsuz geçen, onunla dolu, koyu siya...
BİR ÜNİVERSİTE ÖYKÜSÜ
Kaba saba, soluk, yıpranmış giysiler içindeki yaşlı çift, Boston treninden iniputangaç bir tavırla rektör'ün bürosundan içeri girer girmez, sekreter masasındanfırlayarak önlerini kesti... Öyle ya, bunlar gibi ne idüğü belirsiz taşralılarınHarvard gibi üniversitede ne işleri olabilirdi?Adam, yavaşça rektörü görmek istediklerini söyledi. İşte bu imkansız...
Bir ilkbahar sabahıydı. Güneş, pırıl pırıl altın ışıklarını yer yüzüne yolluyordu. Bu ışınları gören kozalardan o sabah beyaz bir kelebek çıktı. Çok büyük ve tül gibi ince bembeyaz kanatları vardı. Birden kendini bir bahçenin çiçekleri arasında buldu. Önce keşif uçuşuna çıkıp bahçeyi dolaştı. Sonra dinlenmek için kırmızı bir güle kondu. Dinlenirken, kanatlarını dikl...
Bir gün, kozada küçük bir delik belirdi; bir adam oturup kelebeğin saatler boyunca bedenini bu küçük delikten çıkarmak için harcadığı çabayı izledi. Ardından sanki ilerlemek için çaba harcamaktan vazgeçmiş gibi geldi ona. Sanki elinden gelen her şeyi yapmış ve artık yapabileceği bir şey kalmamış gibiydi.Böylece adam, kelebeğe yardım etmeğe karar verdi; eline küçük bir makas al...
Amerikan Adlî Tıp Derneğinin 1994’te San Diego’da tertiplenen ödül yemeğinde dernek başkanı Don Harper Mills, aktardığı acayip bir ölüm olayındaki adlî komplikasyonlarla dinleyicilerini şaşkına çevirmişti.
‘Kaderin adaletine dair ince bir nükte taş...